Sevgili okurlarım; Esat Kıratlıoğlu, Demirel ile unutamadığı bir anısını şöyle anlattı:
Yanında doktora yaptığım profesör Carl Metz, Maden Tetkik Arama Enstitüsünce, Türkiye'ye jeolojik araştırmalar yapmak üzere Viyana'dan davet edildi.
Hoca bana beraber gidelim dedi.
Bu, benim için bulunmaz fırsattı.
Türkiye'ye geldikten sonra ağabeyim, Hocayı, Demirel ile bir tanıştıralım dedi.
Demirel'i, DSİ Genel Müdürlüğündeki makamında ziyaret ettik.
Odası orta halli genişlikteydi ve ortasında büyük bir Türkiye haritası vardı.
O, büyük Türkiye haritasının başına geçti, hocaya Türkiye'nin su işleri politikası, barajları, yer altı suları konusunda brifing verdi.
Konuşma bitip aşağı indiğimizde hoca bana bu insan değil, 45 dakika rakam saydı kafadan.
Bu kadar rakamı bir insanın hafızasında tutması mümkün değildir, bu atıyor, dedim.
Bunun için söylediği rakamlardan üçünü ezberledim.
Konuşma bittikten sonra Sayın Genel Müdür, şuralardaki rakamlar neydi diye sordum.
Bana virgülüne kadar o rakamı tekrar etti.
Böyle bir hafızaya Avrupa'da rastlamadım.
İnsanüstü bir kuvvet bu dedi.
Bunu hiç unutmam.
Sonrasında olayı rahmetli Demirel'e anlattığımda kahkahayla güldü ve doğru söylemiş, ben bir kitabı iki defa okursam ezberlerim dedi.
DSİ'deki görevinden dolayı Demirel'in ülkeyi avucunun içi gibi bildiğini ve ayağını basmadığı yerin kalmadığını ifade eden Kıratlıoğlu, Demirel'in, gittiği ilçelerde tanıştığı insanları, lakaplarına kadar unutmadığını söyledi.
Demirel'in Türkiye'yi birçok yenilikle tanıştırdığını vurgulayan Kıratlıoğlu, Hazreti Peygamber İnsanların en hayırlısı, insanlara hizmet edenlerdir buyuruyor.
Bu hadis-i şerifle sabit ki Süleyman Demirel, insanlara hizmet ettiği için, insanların en hayırlılarından biriydi.
Allah, ona cenneti mekan eylesin dedi.
Demirel, Hakkari'ye 17 kez gitti.
Süleyman Demirel'in Türkiye'ye hizmetlerinin unutulamayacağına işaret eden Kıratlıoğlu, şunları kaydetti:
Türkiye'de endüstrinin, sanayinin, her türlü yatırımın temelini atan Demirel'dir.
Kişileri büyük hafızasıyla şahsen tanıması, Türkiye'yi adım adım dolaşması, insanları Süleyman Demirel ile ayrı bir bağ içine soktu.
1950 senesinde Türkiye'de 40 bin köyün yalnız 13'ünde elektrik var.
Çubuk Barajı dışında baraj, şehirler arası yollarda asfalt yok.
1980'e geldiğimizde Türkiye'de ne kadar kalbur üstü baraj varsa Süleyman Demirel yaptı.
1980 yılında ihtilalle iktidardan uzaklaştığımız zaman köylerin yüzde 75'ine elektrik getirmiştik, geri kalan yüzde 25'i ise inşaat halindeydi.
Demir çelik fabrikalarını, rafineleri, bakır tesislerini ve bütün sanayinin altyapısını biz kurduk ve bir özel sektör meydana geldi.
Demirel'in sadece Hakkari'ye 17 kez gittiğini anlatan Kıratlıoğlu, Hakkari'ye beraber gittiğimizde, köylerdeki adamlara, muhtarlara adıyla hitap ediyor.
İnsani münasebetleri bu derece üstün seviyede bir politikacıyı ben görmedim, bundan sonra da milletin görmesi mümkün değil.
Süleyman Demirel Ankara'da oturmazdı, Türkiye'nin her tarafındaydı diye konuştu.
Hakkari'ye 17 defa giden adam, Ankara'da oturur mu?
Hakkari'ye 17 defa giden adam kim bilir Konya, İzmir, Muğla, Trabzon'a kaç defa gitti?
İfadesini kullanan Kıratlıoğlu, yollarla insanları birbirine bağlayan, suyu, elektriği getiren Demirel'i vatandaşların unutamadığını belirtti.
Arkasından hoş bir seda bırakıp gidenlere ne mutlu...
Saygı ve rahmetle...
*****
Günün Sözü; Halka hizmet, Hakka hizmettir...
