İnsanoğlu; içinde doğup büyüdüğü toplumun bir parçasıdır... Topluluğun örfüne, adetine, geleneğine, göreneğine göre karakteri şekillenir... İngilterede yaşayan çocuk İngiliz, Yunanistanda yaşayan Yunan, Türkiyede yaşayan ise, Türk Kültürüne sahiptir... Olması gereken de budur... Fakat günümüz teknoloji dünyası kültürlerin birbirlerini daha hızlı etkilemesine, hatta baskı altına almasına neden olmaktadır... Şöyleki...

En önemli görsel medya  araçlarından biri olan TV kanallarına bakaldığında, ne demek istediğimiz daha net anlaşılacaktır... Çocuklarımızın güzel vakit geçirmelerini istediğimiz çizgi film kanallarını açarsanız göreceksiniz ki, bizim kültürel öğelerimizden uzak bir sürü ne idüğü belirsiz şey var... Çocuklarımızın taze dimağları ne yazık ki ilk olarak bunlarla yoğruluyor... Baskın devletler ya da kültürler, kendi kültürlerini empoze ederek kültürel yozlaşmamıza sebebiyet veriyorlar... Aralık ayının ilk haftası ile Ocak ayının ilk haftası arasında çocuk kuşaklarına bir bakılsaydı tablo daha da belirginleşebilirdi... En basitinden, o dönemde yayınlanan, (Trt Çocuk'u tenzih ederim) nerdeyse tüm çizgi film kanallarında noelle ilgili, noel baba ve noel ruhu adı altında, çocuklarca sevilen ve takip edilen yapımlarda, bizim çocuklarımıza kültür emperyalizmi uygulanmaktadır... Biz ise sadece seyretmekle kalıyoruz maalesef... Çocuklarımız farkında olmayarak, kendi kültürel kimliklerini tam kazanamadan diğer ülkelerin kültürlerine maruz kalıyorlar ve empoze edilmeye çalışılan kültür, çaktırmadan benimsetme, kabullenme ve sıradanlaştırma yoluyla ruh dünyalarını allak bullak ediyor...

Bunun önüne geçilebilmeli elbet... Lâkin bunu yaparken, çizgi filmleri ya da kanalları kapatma yoluyla değil, kendi kültürümüzü, töremizi, sevgi, saygı ve ahlak anlayışımızı yansıtan programları ön plana çıkararak olmalı... Bizim de çocukların ruh dünyasına inebilecek kalitede çocuk filmlerimiz olmalı ve bu mesele, uygulamada sürekliliği olan sürdürülebilir bir sistem içerisinde ele alınmalıdır... Nesiller alttan gümbür gümbür geliyorlar... Gelecekteki hedeflerimize ulaşmak ve ülkemizin gençlerini bedenen, ruhen ve ahlaken iyi bir noktada görmek istiyorsak, bu günün küçüklerinin hayal dünyalarına kültürümüzle nüfus edebilmemiz gerekiyor...

Başka kültürler çocuklarımızı etkilemeden bizler kendi kültürümüzü, kültürel ögelerimizi vermeliyiz... Bizim nice gerçek kahramanlarımız var... Noel Baba, Superman ya da Batman' e karşılık, hepsi birer gerçekte yaşamış olan, Köroğlu, Battal Gazi, Oğuz Kağan ve daha nicelerini sayabiliriz... Bu karakterleri müşahhaslaştırmalı, ete kemiğe büründürmeliyiz... Hayal unsuru olmaktan çıkarmalı ve çocuklarımızın ruhuna nakşettirmeliyiz... Dedem Korkut' u bir tanısa bu toplum, sorunlarını daha kolay çözebileceklerini öğrenir... Yunus Emreleri ve Mevlanaları çizgi filmlerde görse; sevgiyi, hoşgörüyü daha çabuk benimser ve kin nefret duygusu daha küçük yaşlarda yok edilebilir belki de... 

Kültürümüzü her daim yaşamak ve yaşatmak dileğiyle...

Görüş ve önerileriniz için:

[email protected]