Kara kış bastırdı…
Hem de fena bastırdı…
Bolu Dağı ulaşıma kapandı…
Kesmedi…
İstanbul-Ankara arası ulaşıma kapandı…
İstanbul halkı perişan oldu…
Ülkede hayat olumsuz yönde etkilendi…
Şimdi ülkeyi bırakıp Sakarya’ya gelelim…

*

Sakarya’da ne oldu!
Soruyorum…
Sakarya’da ne oldu!
Ben söyleyim…
Rutin dışında bir sıkıntı olmadı…
Elbette kar yağarken yüksek mahallerde yollar kapanabilir…
Elbette şehir merkezinde yer, yer saatlik sıkıntılar olabilir…
Bunlar rutindir…

*

Kar yağarken Avrupa’da da sıkıntı oluyor…
Dünyanın en gelişmiş ülkelerinde de sıkıntı oluyor…
Kar yağışı hayatı olumsuz yönde etkiler…
Bunlar normaldir ama…
Her halde İstanbul’daki gibi etkilemez…
İstanbul’u gördünüz dimi!
Kelimenin tam anlamıyla rezalet…
Mega kent beyaz enkaz altında kaldı…
İstanbul halkı kar altında kaldı…
Hal böyle iken…
Biri çıkıyor “bu yollar karayollarının” diyor…
Peki vatandaş ne diyor!
“Yazıklar olsun” diyor…

*

Konu İstanbul’dan açılmış iken…
İstanbul bu…
Ekonomisiyle…
Nüfusuyla…
Her yönüyle bir çok ülkeden büyük…
Böylesine büyük bir metropolün başkanı...
16 milyonun Büyükşehir Belediye Başkanı…
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu…

*

Şehir kar altında iken…
İstanbullu yollarda aç-susuz iken…
Millet yolda donarken…
Sen, sen Ekrem İmamoğlu Birleşik Krallık Ankara Büyükelçisi Sir Dominick Chilcott ile balık yiyemezsin…
Yememelisin…
Bunu milyonlarca insanın gözünün içine baka, baka yapamazsın…
Haaaaaaaaa, ya da yersin…
Elbette yersin…
Hatta “size mi soracam” bile dersin…
Hatta ve hatta “Ben mi karları küreyecektim! Ekiplerimiz çalışıyor işte” de dersin…
İstediğini söylersin…

*

Söylersin ama ne sözlersen söyle bu yaptığın ayıbın üstünü örtemezsin…
İstanbul’u perişan iken balıkçı da balık yemek kelimenin en kibar haliyle çok büyük ayıptır…
Ayrıca…
Elbette sizin bu işi yapan ekipleriniz var…
Elbette bu ekiplerin başında uzmanlar da var…
Ama mega kentin bir belediye başkanı olarak sizin sahada olmanız bambaşkadır…
O felaket gecesi Başkan Ekrem İmamoğlu’nun yeri balıkçı değil, Afet Koordinasyon Merkezi (AKOM) olmalıydı…

*

Milyonların seçtiği İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı’na bakın… 
Millet kar altında kendi balıkçıda…
Millet cefada başkan sefada…
Oysa herkes gibi bende Ekrem İmamoğlu’nu çok farklı bir başkan olarak yakından takip ediyordum…
Yazık…

*

Neyse, biz bir kez daha Sakarya’ya dönelim…
Bizim başkanın da adı Ekrem ve neyse ki bizim başkan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı gibi değil…
Kar yağmadan ekiplerinin başına geçti…
Kar yağmaya başladı, AKOM’da işin başına geçti…
Kar temizlenirken sahada ekiplerinin başına geçti…
Kar yağışı bitti…
Hava ayaz çekerken yolculara dağıtılan çorba kepçesinin başına geçti…

*

Uzun lafın kısası…
Türkiye’ye yağan kar, Sakarya’ya da yağdı…
Ama Sakarya Büyükşehir Belediyesi’nin aldığı önlemlerle kentte sıkıntı olmadı…
Meraklısı için (!)
Elbette Sakarya Büyükşehir Belediyesi işini yaptı…
Olması gerekeni yaptı…
Ama İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ni, İstanbul halkının çektiklerini, İstanbul halkı yollarda iken başkanının balıkçıda keyif sürdüğünü görünce…

*

İnanın, insan kendini “İyi varsın Ekrem Yüce, iyi ki bizim başkanımız sensin” demekten alamıyor…

#tesekkurlersakaryabuyuksehirbelediyesi