Meral Asya Durmaz yazdı...

meral_003

Kurşun Döktürmek;

Kimi kültürde batıl inanç olarak algılanırken…

Kimi kültürde; beddualardan, nazardan, negatif ağırlıklardan korunmak için yapılan tekniklerden biridir…

denir…

Ve;

Kurşun döktürmek…

Bir kaba koyulup ısıtılarak bireyin;

 bir örtü örtülerek üzerinden geçirilir…

Isıtılan kurşunu başın üstünde su dolu bir kaba dökerler…

Denir ki;

Futbol milli takımı olan Kamerun’da da batıl bir inanç vardır kurşun dökümünün…

Kurşun dökülen kişi de;

Olumlu etki etse de enerji değişimi yönünden psikolojik olarak…

Kurşun döken kişinin sağlığını bozuyor…

Bir hastalığı iyileştirmek, ya da geleceği okumak (Allahtan başka kimse bilemez) adına yapılan binlerce yıllık gelenek olup Şamanizm geleneklerine dayandığı söylenir…

Doktorların araştırmasında;

DNA’da hasara yol açtığı ve ağır metal olan vücutta antimonun görülmesine yol açar denir…

Bu geleneğin araştırılması 1 ile 50 yıl arasında kurşun dökenler arasında incelenerek

sadece kurşun zehirlenmesinin değil, antimon zehirlenmesinde de göz önünde bulundurulması gerekiyor deniliyor…

Antimon nedir dersek;

Cephane yapımında, kimyasal alaşımlarda, seramik ve cam renklendirmede ve aküde kullanılıyor…

Kurşun dökümünün kapalı alanlarda yapılması halinde işlem sırasında çıkan buharın;

hane halkının sağlığını etkilediğidir olumsuz yönde…

Ve;

Finlandiya’da yılbaşı geleneği olarak kutlanır kurşun döktürmek

Kişinin hastalığı ne olduğu, hastalığı var mı, iyileştirme yöntemi olarak da dökülebiliyor inananlar için…

Kurşun dökümünden sonra şekillere bakarak kurşunun aldığı yeni yılın nasıl geçeceğini anlamaya çalışıyorlar bir çok kültürde…  

Bazıları kurşun döktürmenin doğru olduğunu savunurken bazıları ise yanlış olduğunu savunur…  

Araştırmalarca;

Erkeklerin bir çoğu inanmazken kadınlarda yükselişe geçmiş kurşun dökümüne inanmak…  

Batı Marmara’da yaşayanların bir çoğu inanırken…  

Anadolu’da çok fazla inanılmıyor…

Bu konu üzerine herkesin Fikri ve Zikri farklı yönde…

Bir nevi;

Eski gelenekler tartışma konusu da olsa…

Tercih ya da Seçenektir…  

İster uygular ister uygulanmaz…  

Sadece kişiler;

 Tercih, seçenek, ikinci plan ya da alternatif olamaz…  

Kimse Zekilik Akıl adı altında…  

Küstahlaşamaz…

Ne istediğin Nettir…

Ya Herru ya Merru…

Gerisi bahanedir…

Ancak kurşunla ilgili sadece gelenekler değil…

Kurşun kurşun da olsa  duygusallıkta da yeri büyük…  

Her ne kadar Kadınlar duygusaldır da dense…  

Erkeklerin dilinde…

Enteresan sözler de vardır;

Mafyada silahımı karakolda resmimi ceza evinde ismimi bu alemde tesbih imi bıraktım ama seni asla bırakamadım…

(Demiş; bir deyişte)

Bir başka ilginç sözde;

Delikanlılık belinde taşıdığın silah değil bedeninde taşıdığın yürektedir…

(Denmiş)

Ve aşk;

Bazen nefes almak kadar basit,bazen ise, sol göğsüne saplanan kurşun kadar acı verir insana…

(Yazılmış)

Bir başka farklı açıdan sözde ise;

Ağzı tabanca, dudakları namlu, sözleri gece mermisi!

“Faruk Nafiz Çamlıbel deyişinde;

Bir kurşunla vurul da bir kadına vurulma…”

(İfadesini kullanmış)

En ilginç anlatımlardan biri ise;

Ey sevgili sen nereden bileceksin ki her gece seni silahımın şarjörüne doldurup defalarca yüreğime sıktığımı…

Söyle nereden bileceksin?

Ciddiyim bir sürü anlatım ifade var…

 Bu sözde diyesim  geldi;

“Söylemezsen nereden bilecek”

Bir çok şiir bir çok deyim var kurşun üzerine desek de…

Bir gerçek var ki;

Şarkılara dahi konu olan;

“Kurşun adres sormaz ki…  

Yaktın beni en derinden…

Bu can sana hayran…

Sevişine gülüşüne kurban…

Yoluna aşk tohumları serdiğim…

Sar sevgine sevgimi…

Nefes gibi muhtacım sana”

Kiminin zihninde, Kiminin bağrında, Kiminin  de sol yanı olan kalbinde…

Kor ateş gibi yanan…

Gölgedir içimizdeki Ebeveyn…

Herhangi biri olduğunu kabul etmektir…

Egonun en zorlandığı şey…

İçinde barındırmadığın güzelliği…  

Dışarıda bulamazsın…

Duyguya değişim yaratmaz temas etmeyen söz, değişim yürekte karşılık bulduğunda

Zira;

Mümkündür…

Sonrasında sunulduğunda zamanı verilmemiş ilgi…  

Bedel oluverir Sevgi değil…

En hırçın koku sevdadır…

 Tene bulaşmış…

Gücü kadar değil yüreğin çapı…

Sevgisi kadarken…  

Kurşunun her türlüsüne…  

“Kurşun Geçirmezdir Düşünceler”