Hüseyin Cumalı yazdı...

ORC Araştırma Şirketi bir anket yaptı. Türkiye’deki 30 Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı ilçe belediye başkanlarının icraatlarıyla birlikte sıralamasını kamuoyuyla paylaştı. Ağustos 2025’te yapılan ankette Adapazarı Belediye Başkanı Mutlu Işıksu yüzde 59,2 başarı oranı ile dördüncü sırada yer aldı. Bilindiği gibi Başkan Işıksu geçen mart ayında yapılan ankette en başarılı belediye başkanları arasında 10. olmuştu…
*
Yorumcu Raif Ugan, 5 maddeden oluşan paylaşım yaptı ve özetinde Adapazarı Belediye Başkanı Mutlu Işıksu’nun Türkiye’de 4. olamayacağını yazdı. Başkan Mutlu Işıksu, yazılabilir, eleştirilebilir. Hatta bende kendisini eleştirdim. Bunlarda sıkıntı yok. Sıkıntı ne! Sırf reklam alamadığı için bunu yaparsan orada bir duracaksın. Sana reklam vermedikleri için sallarsan belden aşağıya vurursun…
*
Buraya kadar yazdıklarımı 3 köşe yazısında değerlendirdim. Dolayısıyla “yine mi aynı mevzu” diyenler merak etmesin. Çünkü mevzunun rengi değişti. Mevzu “bana reklam vermezsen bende seni gıdıklarım. Canını sıkarım” olayını geçti. Geçen cumartesi günü sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımlarla birlikte belli ki Raif Ugan’ı birileri koşturuyor…
*
Şimdi, “Sen yazınca seni kimse koşturmuyor ama birileri yazınca hemen adamlara ‘seni kim koşturuyor’ diyorsun” diyebilirsiniz! İsterseniz önce benim gazetecilik yaşantıma bir bakın. Tam 41 yıldır bu kentte kelle-koltuk gazetecilik yapıyorum. Çok uzağa gitmeyelim, yakın zamandan örnek verelim. Mudurnu Çayı’ndaki çevre katliamını kim gündeme taşıdı! Çalışmayan bürokratları kollayan AK Parti Milletvekillerini kim yazdı, yazıyor!
*
Geçen gün ünlü iş insanı Mahmut S. ile oğlu Çağatay S. olayını, tam sayfa manşet yaparak, tüm detaylarıyla kamuoyuna kim taşıdı? Burada ‘en mükemmel gazeteci benim, en cesur gazeteci benim’ muhabbeti yapmak istemiyorum ama bu kentte 41 yıldır kelle-koltuk gazetecilik yaptığımı da belirtmek isterim. Peki, Raif Ugan bu kentte ne yaptı! Bana bir tane gündem olan haberini söyleyin. Bana bir tane bir fakire yararı olmuş işini söyleyin…
*
Raif Ugan’ın bu kentte yaptığı bir tane skandal haberini gösterin. Gösteremezsiniz. Onun tarzı bu değil. Adam kendisi de söylüyor. Onun tarzı patronlar, ünlü zenginler, ünlü iş insanları, ünlü belediye başkanları… Buraya dikkat edin! Ünlü belediye başkanları, mesela Raif Ugan’ı kaç kere Kocaali, Karapürçek, Taraklı, Akyazı, Söğütlü, Kaynarca, Pamukova belediye başkanlarını överken gördünüz!
*
Raif Ugan’ın kendisine reklam vermeyen belediye başkanıyla işi olmaz. Tıpkı Adapazarı Belediye Başkanı Mutlu Işıksu gibi. Yalan mı! Bu yazdıklarım yalan mı! Daha ileri gideyim. Raif Ugan, yat-kalk Sakarya Ticaret ve Sanayi Odası’ndan (SATSO) haber yapar. SATSO yakınlarında ‘ben Raif Ugaaaaaaaan’ diye biten videolar çeker. Neden, çünkü SATSO ‘Patronlar Kulübü’ ve Raif Ugan’ın tam da av sahasıdır…

*
Bitti mi! Bitmedi. SATSO’nun kapısında yatıp kalkan Raif Ugan’ın bu şehirdeki esnafın bağlı olduğu Sakarya Esnaf ve Sanatkarları Odaları Birliği (SESOB) ile işi olmaz. Yıllara yaydığımızda bir-iki kere SESOB Başkanı Hasan Alişan ile röportaj yaptı. Hepsi bu. Peki neden! Çünkü Hasan Alişan’dan basına reklam çıkmaz, para zaten çıkmaz. İlgili oda başkanları zaten dert yanıyor…

*
Şimdi durum bu iken Raif Ugan gider de SESOB’da zaman mı harcar! Aslanlar gibi SATSO’ya, patronlar kulübüne gider. Hatta patronlarla dışarıda buluşur. Avrupa ülkelerindeki tatil beldelerini konuşur. Krallar gibi yemeğini de yer, Cappuccino’sunu içer, finali Türk Kahvesi ile yapar. Oysa SESOB’a gitse Başkan Hasan Alişan adama çaydan başka bir şey ısmarlamaz. Hal böyle iken Ugan hiç SESOB’a gider mi! Gitmez. Zaten gitmediğini de herkes görüyor…
*
İşte bunun için diyorum. Bunları birileri koşturuyor. Bunları birileri yönlendiriliyor. Adam hayatı boyunca kimseyi eleştirmiyor, kimseye racon kesmiyor. Ama Adapazarı Belediye Başkanı Mutlu Işıksu’yu sürekli eleştiriyor. Hatta Raif Ugan’ın hiç tarzı olmayan şekilde eleştiriyor. Hatta artık hakarete varan algı oyunları yapıyor. Ve ben kısaca, “Bu sen değilsin, yanlış yapıyorsun” deyince de bana “Senin patronun Mutlu Işıksu ve sen onun avukatısın” diyor…
*
Ben bu zehirli dili biliyorum. Bu kentte bu zehirli dili kullananlar belli ve Raif Ugan da belli ki onların kayığına binmiş. Yaklaşık 2 aydır gazeteci Zafer Tokuş ile de küs olan Raif Ugan’a birileri, “Taraf olmayan bertaraf olur” demiş. Başkan Mutlu Işıksu’nun yerel seçimler öncesi ayağını kaydırmak isteyen ama bunu başaramayanlar yıllardır yaptıkları başarısız girişimlere rağmen yılmadılar…
*
Şimdi Raif Ugan ile Başkan Işıksu’yu yıpratmak istiyorlar. Bakın, çok net yazıyorum. Raif Ugan’ı son günlerde Başkan Mutlu Işıksu için koşturanlar bununla da sınırlı kalmayacak. SATSO seçimleri geliyor. Raif Ugan yakında “ben Raif Ugaaaaaaan” diyerek bitirdiği videolarında SATSO seçimleriyle ilgili “yüce, ulu, tartışılmaz, ilkeli, yağdan ve yağcılıktan uzak, tamamen SATSO’nun (!) kazanması, tamamen iyi olan kazansın” paylaşımları yapacaktır…
*
Tabi video çekmek kolay değil. Cep telefonunun şarjı bitiyor, onu şarj etmek lazım. Bu çekilen videonun bir de montajı var. Emek veriyor, saçlarını tarıyor. Uzatmayalım. Dolayısıyla bir dahaki videoların çekilebilmesi için reklam lazım. Raif Ugan’ı koşturanlar bunun hakkını dolu dolu zaten veriyorlar, daha da verecektir.!!!
*
Sonuç olarak bugün bir durum analizi yaptık. Raif Ugan’ı birilerinin koşturduğunu yazdık. Biz 41 yıldır kelle-koltuk gazetecilik yaparken, 6 ay Sakarya’da 6 ay tatilde hayatını yaşayan, yorumlarında herkese mavi boncuk dağıtırken, herkesi överken, herkese şirin gözükürken, bir anda Başkan Mutlu Işıksu’ya saldıran Raif Ugan ve arkasında birilerinin olduğunu yazdık…

*
Bu analizden sonra artık Raif Ugan’ı kimin koşturduğuna, SATSO seçimleri öncesinde Raif Ugan’ı koşturanların yeni ataklar yaptıracağına, hatta geçen dönemki seçimlerde AK Parti Sakarya İl Başkanlığı’nın müdahil olmak istediği seçimde nasıl kaybettiğine ve tabi ki son videosunda boyuna çatlak ağaç gösteren Raif Ugan’a bakacağız…
*
Evet Raifciğim. Meserret Bahçe önünde çatlak ağacı çektin. Ben bunun ne almama geldiğini hemen anladım. Bakalım bu çatlak ağaç ne olacak! O dallara kim oturacak! O dallara oturan çevreyi nasıl seyir edecek! Hepsi ve daha fazlası başlıyor!
**

Devam edecek!!!