Arkadaşlar arıyor…

Dostlar yazıyor…

Vatandaşlar soruyor…

Nasıl olacak bu ekonomi!

Cevabım belli…

Bilmiyorum…

Net…

Kesin…

Bilmiyorum…

***

Ekonomi nasıl olacak!

Yangın nasıl söner!

Ne bileyim ben!

Ekonomist miyim!

Uzman mıyım!

Siz ne yaşıyorsanız…

Nasıl bunalıyorsanız…

Bende aynısını yaşıyorum…

Net…

***

Burada…

Bildiğim tek şey…

Tek bildiğim şey…

Mutfak yanıyor…

Kesinlikle yanıyor…

Bunu iyi biliyorum…

Bunun dışında mı!

Bu yangın nasıl söner!

Dolar nasıl düşer!

Ekonomi nasıl rayına oturur!

İnanın hiçbir fikrim yok…

***

Hepiniz gibi…

Hepimiz gibi…

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a kilitlendim…

Neden!

İktidar kim!

AK Parti…

Başında kim var!

Erdoğan…

“Erken seçim” de yok diyor…

Nokta….

***

Bugün çok yazmanın anlamı yok…

Yarını bekleyelim…

Asgari ücret komisyonu yarın toplanıyor…

Son toplantı da ne olmuştu!

Patronlar 3.100 TL…

İşçiler en az 3.900 TL…

Yarın ne olur!

Ben “4 bin TL’den aşağıya bir şey olmaz” diyorum…

***

Ayrıca…

Cumhurbaşkanı Erdoğan’a geçen gün kendimce seslendim…

Komisyondan ne çıkarsa çıksın, değişmez…

Asgari ücret 4 bin ile 4 bin 200 TL arasında olmaz…

Ve de işverenin asgari ücretle ilgili vergi yükünü hafiflemez ise…

Mutfaktaki yangın ‘pik’ yapar..

***

Sonuç!

Yarın…

Bilemedim…

Salı günü…

Hepsi belli olur…

İki güne kader anı belli olur…

Peki kimin!

Göreceli kavram bu…

Yani…

Kader anı iktidar veya işçi için asgari ücrette göre değişir…

En iyisi susup iki gün beklemek…