Hüseyin Cumalı yazdı...
Mevzu şu…
05 Haziran 2022…
Günlerden Pazar…
Karasu’ya gittik…
Yedik…
İçtik…
Parayı ödedik…
Ama fişi alamadık…
Yer neresi!
Sahil Park Cafe…
Kim işletiyor!
KARSAŞ…
Bu KARSAŞ nereye bağlı!
Karasu Belediyesi’ne…
*
İşte bu olayı yazmaya başladık…
3 gün yazdık…
3. gün açıklama geldi…
Kimden!
KARSAŞ’tan…
O açıklamayı yayınladık…
Devam edecektik…
Ama araya HAK-İŞ girdi…
HAK-İŞ Başkanı Mahmut Arslan geniş frekans sallamış…
Sallarken TÜRK-İŞ Başkanı Ergün Atalay’a zan altında bırakmış…
Bizde ona salladık…
*
Sonra HAK-İŞ Sakarya Temsilcisi Mesut Gökdemir’e yazdık…
Başkan Mesut Gökdemir aradı…
Ve “Ergün Atalay abimizdir. Genel başkanımızda sever. Konu Ergün abi değil, TÜRK-İŞ’in arkasına saklananlar” dedi…
Evalla…
Ben bakarım Ergün abiye…
O konu kapandı…
Döndük yarım kalan Karasu Belediyesi’ne…
Önce bir hatırlatma yapalım…
Konuyla ilgili 3 köşe yazımı…
Bu yazılara gönderilen basın açıklamasını…
Hepsini merak edenler bu köşeden geriye dönük okuyabilir…
Şimdi devam edelim…
*
Karasu Belediye Başkanı İshak Sarı benim yazılarıma belli ki çok ama çok sinirlenmiş…
O sinirle KARSAŞ üzerinden basın açıklaması göndermiş…
Aslında basın açıklamasından çok köşe yazısı gibi…
Kurumsal yapıdan uzak…
Belediye kimliğinden uzak…
Öyle bir yazmışlar ki içine bok bile koymuşlar…
Oysa ben onlara boku değil, aldıkları paranın vermedikleri fişini sordum…
*
Dedim yaa…
Başkan Sarı fena kızmış…
Hesapta bana giydirmişler…
Offf…
Vurdukça vurmak istemişler…
Aman Tanrım…
Hani ‘Patron çıldırmış’ derler…
Tıpkı onun gibi…
İshak başkan coşmuş…
Aynen, “Hüseyin Cumalı bey, Ferizli rampasında burnuna gelen, kendisinin kullandığı ibare olduğu için de söylemekten çekinmeyeceğim “Bok” kokusunu anlatarak Karasu’ya ön yargıyla geldiğini” yazdırmış…
*
Yahu başkan…
Sana ne Ferizli’nin bok konusundan…
Sen bana aldığın paranın fişini neden vermiyorsun…
Beni bırak…
O işletmeye gelen herkesin parasının fişini niye vermiyorsun…
Onu anlat…
Sen Ferizli Belediyesi’nin avukatı mısın!
Sana mı kaldı Ferizli’nin bok kokusunu savunmak!
Mesleğini mi özledin!
*
Neyse…
Şimdi sıra sıra gidelim…
Bakalım KARSAŞ Müdürü Salim Erol üzerinden bize neler demişler!
KARSAŞ Müdürü Salim Erol açıklamasında, “Halk54 İnternet Haber Sayfası Köşe Yazarı Hüseyin Cumalı’nın Köşe yazılarına net ve açıklayıcı cevaplar verdi” dendikten sonra, “Hüseyin Cumalı’nın Halk54 gazetesinde Karasu Belediyesi Karsaş A.Ş. hakkında yaptığı mesnetsiz iddialara cevap veriyoruz” dedi…
*
Şimdi burada bir es verelim…
Pardon…
Nedir benim mesnetsiz iddialarım!
Ne diyorum ben!
Karasu’ya geldim…
Yedim…
İçtim…
160 TL para mı verdim…
Ama bana fiş verilmedi…
Dediğim hepsi bu!
Hepsi bu…
Parayı aldın…
Fişi vereceksin…
Nokta…
*
Şimdi ben bunu deyince bu mesnetsiz iddia mı oluyor!
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına göre bu böyle değil mi!
Ben mi yanlış biliyorum…
Vergi denetmenleri fiş vermeyen esnafa bu yüzden ceza yazmıyor mu!
AK partili belediye olunca fiş verilmiyor mu!
*
Ayrıca…
Siz bana fiş verdiniz de ben vermediniz mi dedim!
Heeeee…
Anlatsana…
Eyyy İshak Sarı…
Hadi…
Anlat…
Bana fiş verdiniz de ben vermedim mi dedim!
O gün güvenlik kameraları kayıtta idi…
Kameralar sizin kameralarınız…
**
Ne demek yani!
Fiş vermediğiniz yazan gazeteciye algı operasyonu yapıyorsunuz!
İşini yapan gazeteciye iftira mı atıyorsunuz!
Mesnetsiz iddia imiş…
Ne yapacaktık!
Heeee…
Ne yapacaktık!
Kendini dürüstlük abidesi zanneden başkan…
Paramızı verdik ve fişimi vermediniz…
Bunu kaleme almayacak mıydık…
Korkacak mıydık!
*
Seni yazan bütün gazetecilere yaptığın “Benden reklam istiyorlar. Vermeyince böyle yapıyorlar. Ben Karasu halkının hakkını kimseye yedirmem” masalından mı korkacaktık!
Sen o masalı başkalarına anlat…
Haaaaaaaaaa…
O masal güzel masal…
Karasu’da bizi tanımayan herkes yer…
Ama bizi tanıyanlar o masalı yemez…
*
Hem senden bir kere reklam mı istedim!
Bırak reklam istemeyi…
Seninle kaç kere konuştuk!
Bir kere…
Telefonlar dahil bir kere…
Geçen ay Anadolu Medya açılışında selamlaştık…
Hepsi bu...
Dolayısıyla herkesi susturmak için söylediğin o “Benden reklam istiyorlar. Vermeyince böyle yapıyorlar. Ben Karasu halkının hakkını kimseye yedirmem” masalı bana sökmez...
*
Bu arada “Benden reklam istiyorlar. Vermeyince böyle yapıyorlar. Ben Karasu halkının hakkını kimseye yedirmem” sözünü hak edenler var mı, var. Senden reklam isteyip, sen reklam vermeyince pislik yapan gazeteciler var mı, var. Böyle gazeteciler de var, bir de kendini gazeteci zanneden iblisler var. Kamuoyuna kendini gazeteci tanıtıp belediyeyi mahkemeye veren kurnazlarda var. Ama beni onlarla karıştırma başkan…
**
Dolayısıyla bana açıklama gönderirken önce ne yazdığıma iyi bakın. Kendi belediyene ait güvenlik kameralarına yansıyan bir olayla ilgili açıklama yaparken bana “Mesnetsiz” diyemezsin…
Ya da dersin…
Ama cevabını da benden alırsın…
*
Devam edecek…
