Ülkemizin gıda ihtiyacını karşılayan çiftçilerimiz motorine yapılan son 2 TL üzeri zammın ardından tarlaya mahsul ekiminde zor bir süreç endişesi duymaya başladılar. Motorinin litresi 45 TL aştı. Çiftçinin üretimde en çok ihtiyacı olan mazot ve gübrenin sürekli artışıyla zam dalgasının durmaması maliyet artışıyla gıda ihtiyacını karşılayacak ürünlerin tarlada üretmenin zor sürece girmesi çiftçilerin endişe duymasına neden oluyor.

Serdivan ilçesi ve Adapazarı ilçesi Ziraat Odası Başkanı Ercan Ateş, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “Günümüzde artık çiftçi tarlasını ekmiyor. Öyle bir noktaya gelindi ki, çiftçi üretmemenin maliyetini hesaplıyor. Çiftçi ‘Üretmezsem ne kaybederim?’ diye düşünmeye başladıysa, tarımda ciddi sorunlar var demektir. Bu sorunlar çözülmezse üretici olan köylü üretimden çıkıp tüketici olmaya başlar. Türkiye ne yazık ki bu sürece girdi giriyor. Zengin toprakların fakir insanları olmayı hak etmiyoruz.” diye endişesini dile getirdi.

Sakarya Ziraat Odaları İl Koordinasyon Kurulu Başkanı Ali Şener Bayraktar, ”Çiftçilerin hayvan besleme maliyetleri ciddi oranda artı ama süt ve ete aynı oranda zam gelmedi. Dolayısıyla üreticilerimiz mağdur oldu. Süt hayvanları kesime gidiyor çünkü üretici para kazanmıyor. Kendi üreticimizi desteklemiyoruz ve yurt dışından hayvan ithal ederek döviz kaybı yaşıyoruz” diye değerlendirdi.

Tarımda üretim yapan çiftçilerin mazot ve diğer ihtiyaç ürünlerin sürekli zamlar nedeniyle tarımda üretimin zora girdiği yaşanan bu sürecin aşılması için acilen devletin yeni tarım politikalarını hayata geçirmeye ihtiyaç olduğu vurgulanıyor.

Tarımda sürdürülebilir kesintisiz üretim için teşviklerin artması desteklerin yeterli şekilde artması tarımda üretim sonunda emeğinin yüzde 100 karşılığını kazanan çiftçi olmalı çiftçilerden ürün alımını devlete bağlı kooperatifler aracılığı ile yapılarak illerdeki hallerin belediyeye bağlı olmak kaydıyla aracısız sebze bakliyat satış sistemi kurularak istikrarlı fiyat politikası kurulmasına ihtiyaç var.

Emeklilerin aylığı muamma

Ülke genelinde tarımda üretimdeki sıkıntıların ardından en çok emeklilerin geçinebileceği bir aylık ücrete kavuşturulmaması gündemdeki yerini koruyor. Emekliler hükümete çok kızgın ve tepkililer. Son birkaç yıldır ekonomik kaygılardan en çok çiftçi ve emekliler sıkıntı çekmeye başladılar. En düşük emekli kök aylığı 8 bin TL üzerine çıkarılarak hazine desteğiyle aylıklar 10 bin TL'ye çıkarıldı. Yaşam standardı endeksi bu ücreti yetersiz bırakıyor.

Emekli aylıkları en çok genel seçimlerde konuşuldu. Aynı şekilde yerel seçimlere doğru giderken de emekli aylıkları konuşuluyor. İntibak zammı yapılacak mı, ara zam yapılacak mı, bayram ikramiyesi 3 bin TL mi olmalı yoksa 5 bin TL mi olmalı? Hep bunlar konuşuluyor. Gerçekten düşük aylık alan emekliler zor geçiniyor. Düşünün ki ev kiraları emekli aylıklarını kat kat geçti. Asgari ücretliler bile ev kirasını karşılayamıyor asgari ücret bile yetersiz kaldı. Emekli de çiftçi de sürdürülebilir kazanç ile yaşama ve üretime katkı sunmak istiyor.

NOT: Yorum yapan ismini yazamayan, bana “ duayen gazetecimsin” diye bir çok nezaketsiz sözlerle eleştiren kişileri tahmin ediyorum, ifşa edersem utanırlar. Ben bu şehirde 30 yıldır gazetecilik yapıyorum, bu şehir beni bilir.