Hüseyin Cumalı yazdı...
Dün yazmaya başladık…
Bugün devam ediyoruz…
Mevzu ne!
Bir olaya denk geldik…
112 Acil servis ekibi…
ambulans içinde bir…
kıza müdahale edecek…
Kız sağlık ekibinin…
müdahale etmesini…
kabul etmiyor…
Genç kız bir anda…
ambulanstan indi ve…
koşarak kaçmaya başladı…
O ana kadar gazeteciler…
görüntü ve fotoğraf…
almıyordu…
*
Ama genç kız ambulanstan…
inip kaçmaya başlayınca…
herkes çekime başladı…
İşte o anda 112 Acil…
Servis ambulansında…
görevli kadın çalışan…
gazetecilere, “Çekim
yapmayın. Müdürümüz…
Necip beyin kesin…
talimatı var” dedi…
Gazeteciler de kamuya…
açık alanda, yani sokakta…
görev yaptıklarını anımsattı…
Derken erkek sağlık çalışanı…
“bende sizi çekeyim” dedi…
Özel Bilge Hastanesi’nde…
çalıştığını sonradan…
öğrendiğimiz başka bir…
sağlık çalışanı çıktı…
*
Gazetecilere…
Saldırı…
Ölüm tehdidi…
Şantaj…
Küfür…
Hakaret…
Görevlerini engelleme…
Gözdağı…
O anlarda ben…
“Böyle yapmayın…
Bizi canlı hedef…
yapıyorsunuz” dedim…
Kimse merak etmesin…
Bunlar görüntülerde var…
Ben, “bizi canlı hedef…
yapmayın” derken…
dediğimde oldu…
Canlı hedef olduk…
Önce sağlık ekibi…
sonra bazı vatandaşlar…
Saldırı…
Ölüm tehdidi…
Şantaj…
Küfür…
Hakaret…
Görevlerini engelleme…
Gözdağı…
*
Olayın özeti bu…
Bu yazdıklarım…
Kamera kayıtlarında
birebir var…
Dün sordum...
Yine sormak isterim…
Sokak…
Bildiğiniz sokak…
Kamuya açık alan…
Burada çekim yapıyoruz…
Çekim yaparken…
Hasta yok…
Dikkat edin…
Hasta yok…
Zaten hasta elinizden kaçtı…
Haaaaaaa…
Hasta tedavi olmak…
istemiştir…
Hasta kendi kaçmıştır…
O kısımları ben bilmem…
Bildiğim bir gerçek var…
Yaşı küçük kız elinizden
koşarak kaçtı…
*
Bu ana kadar biz...
Yani gazeteciler hiç…
ama hiç görüntü almadık…
Ama ambulanstan…
inen ve bağırarak kaçan…
bir kız olunca herkes…
elindeki makinası kaldırdı…
İşte ne olduysa o an oldu…
112 Acil Servis Ambulansı’nda…
görevli kadın sağlıkçı birden…
“Çekim yapmayın. Zaten…
yapamazsınız. Müdürümüz…
Necip beyin talimatı var” dedi…
Bunun üzerine bende…
Kamuya açık bir alanda…
Yani sokakta olduğumuzu…
zaten hastanın kaçtığını…
genel bir fotoğraf aldığımızı…
söyleyince, aynı kadın sağlıkçı…
“Çekim yapmak yasak” dedi…
*
O sırada erkek sağlıkçı…
“çekim yapmanızı istemiyoruz”
diyerek tepki gösterdi. Bizde…
“zaten sizi çekmiyoruz ki genel…
bir kare alıyoruz” dedik…
O sıra erkek sağlıkçı cep…
telefonunu kaldırdı ve…
“Bende sizi çekiyorum” dedi…
Kayıta giren sağlıkçıya…
“istersen polis çağır, bizden…
şikayetçi de ol ama bu yaptığınız…
bizi burada canlı hedef yapıyor”
dedim…
Peki sonra ne oldu!
Dediğim oldu…
Sonradan Özel Bilge…
Hastanesi’nde çalıştığını…
öğrendiğimiz biri geldi…
“Bende sağlıkçıyım…
Çekmeyin diyorlarsa…
Çekmeyin. Terbiyesizlik…
Yapmayın” dedi…
*
Gazeteciler, “Bize karışamazsınız…
Burası sokak ve kamuya açık alan”…
dediği anda ise çirkin saldırı başladı…
Gazetecilere…
Saldırı…
Ölüm tehdidi…
Şantaj…
Küfür…
Hakaret…
Görevlerini engelleme…
Gözdağı…
Olay aynen böyle oldu…
Bu anlattığımız destekleyen…
doğruluğunu gösteren…
kamera kayıtları da mevut…
Şimdi buradan sormak isterim…
112 Acil sağlık Ekibi...
O gün size 3 kez “yapmayın…
Bizi canlı hedef yapıyorsunuz”
Dedim mi demedim mi!
Ben sizi uyardıktan sonra…
Biz canlı hedef olduk mu…
olmadık mı!
*
Ayrıca…
Siz kimsiniz!
Siz kimsinizde…
basın özgürlüğüne…
sansür uygulamaya…
kalkıyorsunuz!
Siz kimsiniz de…
görevini yapan gazetecilere…
engel olmaya kalkıyorsunuz!
Biz size, sağlıkçılara…
Bir gün olsun karışıyor muyuz!
Hastaya öyle müdahale et…
Böyle müdahale et…
Hemen buradan götür…
Kalp masajı yap…
Diyor muyuz!
Bir kere bile ambulans
içine girdik mi!
Bir kere bile sedye
taşınırken önünüze
geçtik mi!
Sedyedeki hasta ağır
olanca sedyenin bir
ucundan tutmadık mı!
*
Şimdi buradan soruyorum…
Eyy 112 ekibi…
Orada bizi bıçaklasalar…
Silahla ayamıza sıksalar…
Linç etmeye kalksalar…
Kalp krizi geçirsek…
Dayak yesek…
Ne yapacaktınız!
Tehdit yedik…
Küfür yedik…
Alayını yaptılar…
Peki ya…
Bize fiili saldırı olsa…
Ne yapacaktınız!
“Biz görevimizi…
yapıyorduk mu” diyecektiniz!
Sizin göreviniz ne!
*
Koronavirüs zamanı sizleri …
defalarca takdir etmedik mi!
“Sizin hakkınız ödenmez” demedik mi!
Size yapılan saldırıları…
kınamadık mı!
Size yapılan baskılara…
Birlikte göğüs germedik mi!
Ne yaptık!
Ne yaptıkta size bu kadar…
bize kinlendiniz!
Ne dedik!
Devletin ambulansıyla…
Alışverişe gidersiniz
Görmezden geldik…
Devlet size istasyon…
binası yaptı. Ama siz…
istasyon binasından ayrılıp…
istediğiniz her yerde “mola”
adı altında vakit geçirdiniz…
Daha sayayım mı!
*
Geç ya da erken değişmez…
Hangi olaya gitseniz…
Millet size “geç kaldınız”
diyerek bizlere “yazın”
bunları dedi. Ama biz bir…
kere bile yazmadık…
Ağır iş yükünüzü biliyor…
ve defalarca dile getirdik…
Ama siz bizim mesleğimize…
saygı duymadınız…
Bizimde bu işten eve ekmek…
götürdüğümüzü…
ailemize baktığımızı…
göz ardı ettiniz…
Bazılarınız…
Dikkat edin…
Bazılarınız gazetecileri…
adam yerine bile koymuyor…
*
İşin kolayını buldunuz…
Olay yerinde “çekme” diye…
bağırın, gazeteciler canlı…
hedef olsun…
Gazetecilerle vatandaşı…
Karşı karşıya getirin…
Öyle mi!
Eskiden bunu Sakarya Eğitim…
ve Araştırma Hastanesi’ndeki…
özel güvenlikçiler yapardı…
Bir ara FETÖ terör örgütü…
bağlantılı polisler yaptı…
Şu anda FETÖ firarisi
olan Sakarya eski İl…
Emniyet müdürü…
Mustafa Aktaş da bunu yaptı…
Şimdi bunlar bitti…
Mustafa Aktaş firar etti…
Sıra size mi geldi!
Siz ne yaptığınızın…
Farkında mısınız!
*
Ama kurnazsınız yaa…
Milletin içinde…
“Çekme” diye bağırın…
gazeteciler canlı hedef olsun…
Millet zaten burnundan soluyor…
Gazetecileri bir güzel dövsünler…
Hatta linç etsinler…
Sizde bizden keyif alın…
Öyle mi!
Öyle mi değil mi!
Siz hele bir düşünün…
“Çekme” diyerek bizi
canlı hedef yaptığınızı…
bunun bir vebali olduğunu…
bizim de ekmeğimizin…
peşinde olduğumuzu…
ailemiz için mücadele ettiğimizi…
ve en önemlisi…
sizin kamuya açık alanda…
basın özgürlüğüne müdahale…
etmek gibi bir lüksünüz olmadığını…
bir düşünün…
*
Bunları iyi düşünün…
Ben size yarın başka sorular soracam…
*
Devam edecek…