Hüseyin Cumalı yazdı...

Halen AK Parti Sakarya Büyükşehir Belediye Başkan Adayı kim olacak, açıklanmadı. Muhtemelen yarın Ankara’dan bir telefon gelecek ve “Perşembe günü aday tanıtım toplantısına sizi bekliyoruz” denecek. Herkes nefesini tutmuş “kim aday olacak” sorusuna yanıt ararken, her dönem isim vermeden sosyal medyada soytarılık yapanlar yine ortaya çıktı. Hesapta belden aşağıya vurup Başkan Ekrem Yüce’yi zora düşürmek istiyorlar…

*

Yıllardır sizin gibi soytarıları gerek seçim dönemlerinde, gerekse başka alanlarda hep gördük. Peki ne oldu! İsim vermeden sosyal medyada yaptıkları paylaşımlarla kendilerini tatmin ettiler. İlkokul çocuklarının bile 300’ü geçkin sosyal medyada takipçisi var iken bu soytarıların 200 takipçisi var. Bunlar ancak belden aşağıya vurup kendilerini tatmin etmekten bir arpa boyu yol kat edemezler…

*

Şu günlerde ise sosyal medyada isim vermeden soytarılık yapanlar dozu da arttırdı. Özellikle de Ekrem başkan ile beni hedeflerine aldılar. Geçen gün benimde bulunduğum ve bir bardak alkol olan fotoğrafı paylaşmışlar. Birincisi hayatım boyunca ne alkol ne sigara kullandım. Ağzıma sürmedim. Ama bu soytarılar, sanki ben alkol içiyorum izlenimi vermeye kalkıyor. Soytarılar ben hiç alkol ve sigara kullanmadım. Kaldı ki alkol alsam ne olacak! Allah’tan korkmayıp da sizden mi korkacam!

*

Buradan yine kendi payıma yazayım. Bir zamanlar Paralel Yapı Deşifre diye bir Twitter hesabı vardı. Sakarya’da iş adamı gibi gezen birilerinin verdiği bilgileri paylaşırdı. Hatta bana da saldırdı ve bende “ortaya çıkarsan seni meeeeleritim” diye yazdım. Sonra polis bunu enseledi. Sonra ne mi oldu! O Paralel Yapı Deşifrecileri inanın meeeelettim. Şimdi buradan bu günlerde sosyal medya hesaplarından Başkan Ekrem Yüce ve bana hesapta eleştiri hakkını kullandığını ileri sürerek belden aşağıya vuranlara yazıyorum…

*

Bir gün ortaya çıkarsanız, inanın alayınızı meeeeletirim. Bu işler sosyal medyada isim vermeden, kimlik saklayarak soytarılık yapmaya benzemez. Tıpkı Paralel Yapı Deşifre’deki hesapta iş insanı olan kurnaz gibi şehirde kaybolursunuz. Canınız yanar. Dolayısıyla eğer Başkan Yüce veya beni eleştirecekseniz, adam gibi eleştirin. Çıkın ortaya ve adınızla, soyadınızla, duruşunuzla bizi eleştirin. Bunda hiçbir sıkıntı yok…

*

Eğer zerre delikanlıysanız, biz adamız diyorsanız çıkın adınızla soyadınızla eleştiri yapın. Gerçi sizde o kıç yok. Eğer öyle bir kıç olsa zaten popiş54, sakaryakukiş gibi çakma isimlerin arkasına sığınıp bel altı ateş etmezdiniz. Size son olarak bir kez daha şunu diyorum. Biz kralını yazıyoruz. Sizin gibi soytarısı bize az gelir…

*

Sosyal medyadaki soytarıları bir kenara bırakıp, şimdi adıyla soyadıyla Sakarya Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem Yüce’ye sosyal hesaplarından yürüyen Cihat Zafer’e gelelim. Kim bu Cihat Zafer, dimi! Tanıyan var, tanımayan var. Aslında tam adı Cihat Zafer Demirel ama herkes onu Cihat Zafer diye tanır. Adapazarı Belediyesi bünyesinde 1990’lı yıllarda yayın yapan Adapazarı Radyo Televizyon (ART) bünyesinde işe başladı…

*

O dönemlerde ART’den şehirde ölenlerin isimleri, cenazenin kalkacağı cami ve son yolculuğuna uğurlanacak mezarlığı anons ediliyordu. ART’de işe başlayan Cihat Zafer her gün ölenlerin anonsunu yaptığı için o dönem “Cenazeci Zafer” olarak adından söz ettirdi. Yıllar geçti ve cenaze anonslarıyla yol yürüyen Cihat Zafer daha sonra İstanbul’a açıldı.   
Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) soruşturması kapsamında kapatılan ve ardından el konulan Samanyolu Televizyonu'nda Cihat Zafer "Telve" isimli programı yapmaya başladı…

*

Samanyolu Televizyon’unda hayatının en parlak, en prestijli, en güzel ve en aktif, en tanınan, en yoğun, en harika günleri geçiren Cihat Zafer artık Türkiye genelinde tanınan bir isim oldu. FETÖ terör örgütünün medyadaki sağlam ayaklarından olan Samanyolu Televizyonu’nda uzun süre çalışan Cihat Zafer daha sonra başka kanallar ve gazetelerde de çalıştı…

*

Peki ama şimdi mevzu ne, dimi! Sosyal medya soytarıları isim vermez iken isim vererek Sakarya Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem Yüce’yi eleştiren Cihat Zafer niye gündeme geldi! Bir kere Cihat Zafer’in hakkını verelim. En azından kendi adıyla ortaya çıkıyor ama eleştiriden çok algı yapıyor. Nasıl mı! Cihat Zafer nasıl mı algı yapıyor!  

*

Aslında bir önceki yazımda yazdım. Nasıl algı yaptığını kaleme aldım. İsterseniz o yazıyı okuyun. Ondan sonra Cihat Zafer denen beyefendinin nasıl algı yaptığına birlikte bakalım…


*

İşte geçen 13 Ocak 2023 günü yazdığım ilk köşe yazısı…


Cihat Zafer ve Telve…

Öyle böyle bir acı değil…
9 Kahramanımızı…
9 Canımızı…
9 Aslan Parçasını…
9 Kınalı kuzumuzu…
9 Askerimizi Şehit verdik…
Yaralılarımızda var…
Şahadet Şerbetini içen…
Şehitlerimize Allah’tan..
rahmet, ailelerine…
Türk Milleti’ne…
Türkiye’ye
başsağlığı diliyorum…

*

ABD gibi adi ülkelerin…
desteğini alan…
hain terör örgütü…
PKK ve uzantıları…
şunu bilmeliler ki…
her karışı Şehit kanıyla…
sulanan bu topraklar…
bu dünya var olduğu…
sürece Türk Milleti’nin,
Türk Halkı’nın olacaktır…
Kanlı, bebek katili…
taşeron PKK ve diğer…
terör örgütleri şunu…
iyi bilsinler ki…

*

Her gün birinizi…
Bir gün hepinizi…
Alayınızı…
Topunuzu…
Kahraman Türk…
Silahlı Kuvvetleri…
hak ettiğiniz yere…
gömecektir…
Şehitlerimizin kanı…
hiç bir zaman yerde…
kalmayacaktır…
Bir kez daha Şehadet…
Şerbetini içen 9 Şehidimiz…
başta olmak üzere bütün…
Şehitlerimizi rahmetle…
minnetle, saygıyla anıyorum…
Yaralılarımıza Allah’tan…
acil şifalar diliyorum…

*

Köşe yazısının başında yazdım…
Öyle böyle bir acı değil…
Çok büyük acımız var…
TV264 ekranlarında yaptığımız…
“Gazeteciler Soruyor” isimli…
programı dün akşam Şehitlerimizin…
haberini alınca yarıda kestik…
Sakaryaspor maçı çıkışında…
canlı olarak programa bağlanan…
Sakarya Büyükşehir Belediye…
Başkanı Ekrem Yüce, “Şehitlerimiz...
var, acımız büyük, çok büyük,
Dolayısıyla spor konuşacak,
halde değiliz. Türkiye’nin başı,
Sağ olsun” diyerek…
konuşma yapmadı…

*

Canlı yayına bağlanması planlanan
BBP MKYK Üyesi Yasin Kobal…
programa bağlandı ve, “Şehitlerimiz…
var ve siyaset konuşamayız. Bugün…
tek isteğim bu teröristlerin idam…
edilmesidir” diyerek konuşmasını…
sonlandırdı…

*

Zafer Tokuş…
Safa Polat…
Ayşegül Kadıoğlu…
ve ben Hüseyin Cumalı…
Şehitlerimize Allah’tan rahmet…
yaralılara acil şifalar diledik…
Ve programı yarısında…
kapattık gittik…

*

Peki bütün bunları niye…
yazıyorum biliyor musunuz!
Cihat Zafer diye sözüm ona…
gazetecilik oynayan biri var…
Sırf algı yapmak için…
böylesine acı günümüzde…
boş durmadı ve sözde…
“Ekrem Yüce’ye yakın Sakarya…
basını utanmadan, sıkınmadan… 
Şehitler olmasına rağmen…
gece boyunca ‘Ekrem Yüce…
aday oldu’ propagandası…
yaptı. Utanç verici” diye…
paylaşımlar yaptı…

*

Bak Cihat…
Şimdi Şehitlerimiz var…
Acımız var…
Susuyorum…
Susuyorum Cihat Zafer…
Ama bekle…
Hani Fetullahçı Terör…
Örgütü/Paralel Devlet…
Yapılanması (FETÖ/PDY)…
soruşturması kapsamında…
kapatılan ve ardından el…
konulan Samanyolu…
Televizyonu'nda "Telve"…
isimli programı yapıyordun…
yaa…

*

İşte o Telve’den başlayıp…
günümüze geleceğiz…
Ama şimdi değil…
Biz senin gibi değiliz…
Şehitlerimiz var iken…
senin gibi algı peşinde koşmayız…
Senin gibi Cumhurbaşkanı…
Recep Tayyip Erdoğan’ı…
etiketleyip algı yapmayız…

*

Bu arada hani sen…
Telve işlerini…
seviyorsun ya…
Aklıma “bir fincan kahvenin…
40 yıl hatırı var” lafı geldi…
Vallahi çok doğru bir söz…
Sanki MİT için yazılmış…
MİT’te 40 yıllık geçmiş…
unutmuyor…

*

Devam edecek…