Sakarya İl Milli Eğitim Müdürü Fazilet Durmuş, Gençlik ve Spor İl Müdürü Arif Özsoy, SUBÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Sarıbıyık ve Sakarya İl Müftüsü Hasan Başiş kendisini '21 tarikatın lideri' olarak tanıtan Irak kökenli şeyh Muhammed Hüseyni'yi ziyaret etti. Bu ziyaretin yankıları hem ülke de hem de Sakarya’da sürüyor. Tahrikat şeyhine yapılan ziyaret Türkiye ve Sakarya’da gündem oldu ama kimsenin ağzını bıçak açmıyor.  Sakarya Valiliği’nin soruşturma başlatıp başlatmadığı ise bilinmiyor. 

İl müftüsü, İl Milli Eğim Müdürü, SUBÜ rektörü ve Spor İl Müdürü kendisine “peygamber torunu” diyerek 21 tarikatın şeyhi ilan etmesiyle bilinen kişiyi etmesi ne anlama geliyor! Toplum bunun ne anlama geldiğini şaşkınlık içinde sorgularken, yapılan bu ziyaretin bir izahı olacağını düşünmüyorum. Sakarya’da devletin kurumların başında olan kişiler bir şeyhi niye ziyaret eder! Bu şeyhin nasıl bir akademik bilgisi, nasıl bir misyonu, nasıl bir toplumsal yararı olabilir ki! 

Şunu hatırlamakta fayda var. Türkiye Cumhuriyeti devletimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk, 100 yıl önce bu günlerde bu olayların yaşanmaması için şöyle uyarmış "Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler... Memleketi olamaz. En gerçek tarikat medeniyet tarikatıdır" demişti.  Yine FETÖ belası ülkemizde 40 yılı aşkın süre içinde din kisvesi altında sinsice devleti ele geçirmek için kurguladığı oyunları da unutmamak gerekiyor.

Bunları neden anımsattım! Geçmişi unutmak, gelecekte aynı hataları yapmamak, devlet kurumları ile tehlikeye atmamak için geçmişten ders almamız gerekir. Dolayısıyla devletin kadrolarında yer alan ve dini ve eğitim anlamında önemli makamlarda bulunan bu 4 ismin bir şeyhi makamında ziyaret etmesi kabul edilemez. Bu nedenle bu isimlerin istifa etmeleri, kamu ve toplum vicdanı açısından gerekli bir harekettir.