Asrın en büyük yıkıcı depremin ardından 48 gün sonra Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi rektörü ve İnşaat Mühendisliği öğretim üyeleri deprem bölgesinde izlenimlerini basın toplantısı yaparak açıkladılar.

6 Şubat tarihinde sabaha karşı Kahramanmaraş Pazarcık ilçesi merkez üssü 7,7 ve 9 saat sonra ikinci kez 7,6 şiddetinde depremlere meydana geldi. 11 ilde büyük yıkımlar yaptı, 50 bine yakın can kaybı ile 75 bin kişi yaralanmıştı.

Meydana gelen depremlerin ardından Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi bölgeye giderek yıkılan binalarda yaptıkları inceleme ve izlenimlerini basın toplantısıyla gazetecilere aktardılar. O toplantıya akşam saat 20.30'da WhatsApp'tan atılan bir bildiriyle “programın uyarsa bekleriz" diye davet edildim ve ertesi günü geç kalsam da katıldım.

SUBÜ ‘Geoteknik Değerlendirme, Yapısal Değerlendirme, Malzeme ve İşçilik’ başlıklarında deprem bölgesindeki izlenimler anlatıldı. Bin 500 bina durum ile ilgili rapor çıkardıklarını anlattılar. Burada çok şaşırdığım konu her deprem sonrası üniversiteler bölgeye giderek inceleme yapıyor ardından basın toplantısıyla kamuoyuna incelemelerini açıklıyorlar.

Deprem olmuş on binlerce binalar yıkılmış sonrası araştırma yapsan çözüm değil. Binayı çürük yapan ve yapıyı kontrol etmesi gereken kurum sorumlularını adli makamlar inceleme ve araştırma sonunda binada eksik malzeme ve kusurlar tespit edilerek gerekli adli cezalar tutuklumalar uygulanıyor.

Yıkılan binalar üzerinde Akademik bir çalışma tecrübe aktarımı yapılması doğa olayının meydana gelmeden önce yapılması ile faydalı olur. Her deprem meydana geldiğinde enkazlar da yapılan araştırma yararlı faydalı bir gelişme sağlamaz.

Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi Rektörü Mehmet Sarıbıyık deprem sonrası yıkılan binalar ilgili bir araştırma çalışması açıklaması değerlendirmede bulanması bir iş yaptık demeden öteye geçmez. Zira 48 gündür deprem bölgesinde uzmanlar fay yıkım ve binalardaki eksiklik kusur konularını masaya yatırıp enine boyuna konuşmuş, ülkenin geneli deprem riskin içinde olduğundan dolayı birçok önlem tavsiyeleri açıklanmıştı. Siz 48 gün sonra malumun ilanını açıkladınız fark yok.

Dünyanın aktif yanardağlarının yüzde 10’unun yer aldığı fay hatlarının üzerinde yer alan Japonya’da yılda yaklaşık 1500 deprem meydana geliyor.

Fukuşima 11 Mart 2011'de gerçekleşen 9,0 büyüklüğündeki deprem ve ardından yaşanan tsunami yaklaşık 18 bin 500 kişinin hayatını kaybetmesine yol açmıştı.

Sık sık depremlerin yaşandığı Japonya, dünyanın en sıkı inşaat kurallarına sahip ülkeleri arasında. Bu nedenle 7'nin üzerindeki depremlerde bile can kaybı yaşanmayabiliyor. İnşaat kuralları çok katı bir şekilde Türkiye’mizde uygulanması için akademik çalışma yapılması Japonya’da depremle ilgili alınan tüm önlemlerin ülkemizde alınması için üniversitelerin bayındırlık bakanlığına belediyeler bu tedbirlerin alınması için geçiş yapılması için sürekli ısrarlı çağrıda bulunması gerekli.

Üniversiteler ve akademisyenler siyasilerin imar barışı aflarını artık gündeme getirmemeleri katı inşaat kuralların mevzuatların uygulanması için kamuoyu oluşturmaları gerekir.