Selam olsun, misafir olduğumuz bu dünyada Yaradan’dan ötürü yarattıklarına saygı gösterip kıymet verene… Hepimiz nice hayatlar yaşıyoruz acısıyla, tatlısıyla, hüznüyle, güzelliğiyle… Hepimiz tıpkı mevsimler gibiyiz. Mevsimler ayları, aylar günleri, günlerde ömürlerimizi toparlıyor. Ne ilginç bir döngü… Rüzgârlar, fırtınalar, ardından şehri bembeyaz kaplayan karlı havalar... Şehir adeta sessizliğe bürünüyor. Mevsim sürecini tamamladı mı gelsin doğanın uyanışı; bahar…

Yunus Emre’nin güzel bir sözü var.

Hiç kimseye yan bakma!

Öfkelenip sert çıkma!

Kalp Allah’ın evidir,

Bu evi sen yıkma.

Hayatımız pamuk ipliğine bağlı ince eleyip sık dokumak gerek… Güzel düşünelim güzellikler kendiliğinden gelir.

Mayıs ayındayız. Doğa derin bir uykudan uyandı, bizleri hıdrellez ile müjdeledi hayata ve umutlara tutunma duygusunu hissettirdi. Lütfen boş zamanınızda tüm ruhunuzla doğanın sesini dinleyin. Ağaçların yaprakları sizin ruhunuza en güzel melodileri fısıldayacak… Yeter ki siz duymak isteyin.

Bahar ayının müjdecisi ilk açan çuha çiçeği adı Yunancadan geliyormuş. Çokta şifalı bir bitkiymiş. Araştırmanızı tavsiye ederim. Baharın ilk açan ağacı da şarkılara konu olmuş Kızılcık ağacı. Birde hikâyesi varmış kızılcık ağacının. Badem ağaçları da baharın müjdecisidir, yapraksız çiçek açan sabırsız badem ağacı doğanın mucizeleri mitolojide her çiçeğin bir hikâyesi var. Hepimizin hayatta bir hikâyesi olduğu gibi...

Mayıs ayında bir güzellik daha var. Ramazan Bayramı, Şeker Bayramı olarak da anılıyor. Ben eskiye gidip ne güzel bayramlardı, şimdiki bayramların tadı yok demeyim, ardıma bakmayı sevmem. Yaşadığımız zorlu günlerde vefat edenlerimizi rahmetle anıyorum. Hele de Arife gecesi okunan veda hutbesi insanın kalbini bu kadar mı hüzünlendirir. En sevdiğimiz misafiri yolcu etmek, ne mutlu ki bu geceyi görene.

Bayram sabahı günün ilk ışıklarıyla yeni bir gün daha doğuyor. Her gün gibi değil. Bu gün özel bir gün şartlar koşullar ne olursa olsun etrafınıza bakın, şükretmek için çok sebebimiz var. Hele de bayram sabahı okunan ezanlar, kurulmuş sabah kahvaltısı, ağız tadıyla zenginleşmiş soframız gelecek nesillere önektir. Bugün sizin masanızda çocuğunuz oturuyor. Yıllar sonra siz çocuğunuzun masasında oturacaksınız. Yer gösterin ki yeriniz olsun. Şartlar bir birlerimizi ziyaret etmeye müsait değil. Olsun teknoloji ile sevdiklerimize ulaşabiliyoruz. Biz büyüklerimizi arayalım bayramını kutlayalım. Ne ekersek onu biçeriz. Bayram tadında günler, şeker tadında ömürler diliyorum. Hepimizin bayramı kutlu olsun.

Sevgiler…

Mail:[email protected]