Hüseyin Cumalı yazdı...

diken-7

Mevzu şu…
05 Haziran 2022…
Günlerden Pazar…
Karasu’ya gittik…
Yedik…
İçtik…
Parayı ödedik…
Ama fişi alamadık…
Yer neresi!
Sahil Park Cafe…
Kim işletiyor!
KARSAŞ…
Bu KARSAŞ nereye bağlı!
Karasu Belediyesi’ne…

*

Bundan önce yazılanları kaçıranlar “buradan takip edebilir” dedikten sonra devam edelim. KARSAŞ Müdürü Salim Erol adıyla bize gönderilen talihsiz açıklamada, “ Fiş olayına gelince. Sayın Cumalı, bu yazdıklarımızı herkes gibi siz de çok iyi biliyorsunuz ama nedense bir türlü kaleme almıyorsunuz yada alamıyorsunuz. Karasu Belediyesi son 3 yılda kurumsal kimliğini büyük oranda tamamlamış, halkına güven veren, maddi imkansızlıkları olmasına rağmen Sakarya genelinde büyük hizmetler üreten, şeffaf ve bir o kadar da disiplinli çalışan bir belediyedir” dendi…

*

Şimdi burada bir duralım...
Ne diyor bu Karasu Belediyesi!
Karasu Belediyesi’nin yaptıklarını biz yazmıyor muşuk!
Pardon…
Ne yaptınız da biz yazmadık!
Veya şöyle diyelim…
Hadi biz yazmıyoruz…
Sizin yaptıklarını yazan basın var mı!
Yok…
Neden…
Ben yazayım…
Biz basına reklam vermiyoruz ondan…
Yersen…
Ama ben terliyim yemem…

*

Karasu’da rutin işleri yapıyorsunuz…
Evalla…
Bunun dışında bir de sahilde cadde var…
Evalla…
Elinize sağlık…
Başka !
Ne yaptınız!
Ama rutin dışında ne yaptınız!
Turistlik ilçenin kaldırımlarından başlayalım mı!
Diyeceksiniz ki “hangi ilçede kaldırım var”
Doğru…
16 ilçeden 13’ü kesin sınıfta kalır…

**

Bir de, “maddi imkansızlıkları olmasına rağmen Sakarya genelinde büyük hizmetler üreten” kısmı var…
Ne demek “maddi imkansızlıklar var”
Siz hiç televizyon seyir etmiyor musunuz!
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ekranlarda öyle demiyor…
Erdoğan, Türkiye’nin imkanlarını sıralamakla bitiremiyor…
Hal böyle iken siz 3 yıldır maddi imkansızlık mı çekiyorsunuz! 
Obaaaaa…
Cumhurbaşkanı Erdoğan bunu duymasın…
AK Partili bir belediyenin parasız kaldığını, maddi imkansızlıklarını kamuoyuna açıkladığını aman duymasın…
Neyse benden sır çıkmaz…

*

Devam edelim…
KARSAŞ Müdürü Salim Erol adıyla bize gönderilen talihsiz açıklamada, “ Karsaş A.Ş. adı altında satılan her ürün kesinlikle sisteme işlenir ve bu işlem arşivlenir. Siz Sahilparkı ziyaret ettiğiniz gün hesabı ödediğinizde fişinizi alsanız da almasanız da kasaya işlenen ürünün bedeli kadar otomatik olarak fiş kesilmiş olur. Rahat olun Cumalı bey, biz öyle bir işletmecilik yapıyoruz ki, kendi içtiği çayın bedelini ödeyen Belediye Başkanımız ve yönetim anlayışımız var bizim. Hakkı hukuku bilmesek Karasu’ya bu kadar hizmeti yapamazdık değil mi?” dendi…

*

Haaaaaaaaa…
Demek bir sistem var. Satılan her ürün bu sisteme kayıt oluyor. Siz bana o gün fiş vermediniz ama bana sattığınız ve parasını aldığınız ürünler arşive işlendi. Peki bunu esnaf böyle yapsa ne olur! Soruyorum. Bir esnaftan alışveriş yaptınız ve size fiş vermedi. Vergi denetmenleri o esnafa geldi ve esnafımız da “Ben fiş vermesem de sattığımız ürünler arşivimize işleniyor” dedi. Bu esnafa devletin vergi denetmenleri ceza yazar mı, yazmaz mı!

*

Geçen günde yazdım. Bir daha yazayım. Sakarya Vergi Dairesi Başkanlığı, Karasu’da devlet eliyle yapılan bu usulsüzlüğe neden sus-pus kalıyor! Karasu Belediyesi para alıyor ve fiş vermiyor. Bunun şahidi benim, bunun şahidi 05 Haziran 2022 Pazar Günü saat 17.30 ile 18.00 arasında kayıt yapan kameralar, bunun şahidi Karasu Belediyesi’nin bütün basına gönderdiği basın açıklamasıdır…

*

Hal böyle iken Sakarya Vergi Dairesi Başkanlığı neden gereğini yapmıyor! Niye, niçin, sebep nedir! Esnaf fiş vermedi mi gereğini yapan devlet, “biz fiş vermiyoruz ama sistemde arşiv yapıyoruz” diye açıklama yapan Karasu Belediyesi’ne neden çifte standart uyguluyor! Mevzu ne! Karasu Belediyesi AK Partili olması mı! Soruyorum. Bunun hesabını kim verecek! Buradaki usulsüzlük üstüne yapılan usulsüzlüğün hesabını kim verecek! Bunun vebal kimin!

*

KARSAŞ Müdürü Salim Erol adıyla bize gönderilen talihsiz açıklamada şöyle bitiyor, “Keşke o gün haber verseydiniz de size eşlik etseydik. Gelmişken Karasu’da neler yapılmış beraber gezseydik. Siz sorsaydınız, biz kalem kalem anlatsaydık. Ama siz zaten daha yola çıkmadan Ferizli rampasında Karasu’ya geliş amacınızın ne olduğunu belli etmişsiniz. Cumalı bey, eğer bu işi halk için hakkaniyetle yaptığınızı düşünüyorsanız gerçekten olanları araştırıp yazın. Yoksa yalandan birbirinize bakmanıza gerek yok. Yaptığın haberden anlaşıldığı üzere koku önyargılı davrandığınızdan dolayı geliyor”

*

Size haber vermek mi!
“Ben Karasu’ya geldim” demek mi!
Yok artık…
Şakacı beyler…
Gerçekten çok şakacısınız…
Size haber verecem…
Ben…
Sonra!
Arkamdan, “Hüseyin Cumalı Karasu’ya gelip başkanı aradı. Sırf bir şeyler yemek içmek için  Başkan İshak  Sarı’yı arıyor. İşte bunlar böyle, iki kuruş vermemek için başkanı ararlar” demeniz için mi!  
Çok şakacısınız…

*

Bakın…
Bu köşe yazısı dizisinin sonuna gelirken…
Bu son çünkü…
Şunu açık ve net yazayım…
Ne başkan İshak Sarı ile bir derdim…
Ne Karasu ile bir derdim var…
Zerre bir derdim yok…
Ama bir belediye aldığı paranın fişini vermiyorsa, kimse kusura bakmasın veya baksın. Bir gazeteci olarak bunu yazarım…
Hele, hele her ortamda ‘En dürüst benim’ egosuyla insana yukarıdan bakan bir başkan bunu yapıyorsa kesin yazarım…

*

Bakın…
Millete fişini vereceksiniz…
Bunun osu busu yok…
Bunun aması yok…
Bu sorumluluktan…
Kanundan “Bu gazetecilere reklam vermiyoruz ondan yazıyorlar” diyerek kaçamazsınız…
Bu sözlere ancak sizin yandaşlarınız inanır…
Ama ortada buz gibi bir gerçek var…
Ben para mı verdim Karasu Belediyesi fişimi vermedi…
Nokta…

*

Bitti….