Sakarya Esnaf Odaları Birliği, 2026 yılının ilk haftasında seçime gidiyor. Birliğe bağlı tam 61 mesleki oda ve toplam 50 ila 65 bin arasında üyesi var. Böylesine geniş bir kitleyi ilgilendiren seçim sürecine adım adım yaklaşırken, şehirde dikkat çekici bir hareketlilik yaşanıyor: Peş peşe gelen zam talepleri…

Geçtiğimiz günlerde Sakarya Şoförler ve Minibüsçüler Odası’nın, ulaşım tarifesine yönelik zam talebi Büyükşehir Belediyesi’ne iletildi. Aralık ayı meclis toplantısında gündeme alınan talep, hukuki inceleme için komisyona geri gönderildi. Ancak uzun sürmedi; 8 Aralık’ta yapılan oylamada Adapazarı şehir içi ulaşım ücreti 20 TL’den 30 TL’ye çıkarıldı. Zam, önümüzdeki günlerde yürürlüğe giriyor.

Gözler şimdi başka bir odaya çevrilmiş durumda: Kahveciler Odası. Kahvehanelerde bir bardak çay şu an 15 TL. Talep edilen yeni fiyat ise 20 TL.

Bu gelişmeler yaşanırken, oda seçimlerine sayılı günler kalması dikkat çekici bir durumu da beraberinde getiriyor. Mevcut başkanların, üyelerinden tam destek alabilmek için seçim öncesinde “zam tarifesi” alma yarışına girdikleri yorumları yapılıyor. Berberlerden kuaförlere, tuhafiyecilerden terzilere, oto tamircilerinden kırtasiyecilere, çiçekçilerden taksicilere kadar birçok odanın zam taleplerini arka arkaya açıklaması bekleniyor.

Seçim Öncesi Zam Maratonu: Tesadüf mü, Strateji mi?

İşin ilginç yanı, odaların bu zam taleplerini, yeni asgari ücret ve emekli maaş zamları netleşmeden ortaya koyması. Doğal olarak akıllara şu soru geliyor:

“Bu zamlar gerçekten ekonomik ihtiyaçtan mı kaynaklanıyor, yoksa seçim öncesi stratejik bir hamle mi?”

Açıklanan artış oranlarına baktığımızda genel tablo pek iç açıcı görünmüyor. Yüzde 30 ile 50 arasında değişen zam talepleri, çarşı-pazarın ateşini yeniden yükseltecek gibi duruyor. Çalışanlara ve emeklilere yapılması beklenen artış yüzde 15 ila 25 seviyesindeyken, ulaşımda yapılan yüzde 50 zam ve kiralardaki yüzde 43 artış, ekonomik dengeleri daha da zorluyor.

Bir diğer temel soru ise şu:

“Yeni yıla bu kadar zamla giren vatandaş nasıl geçinecek?”

Aldığımız yanıt belli: Hayır, bu gelirlerle geçinmek artık kolay değil. Hele ki ulaşım gibi temel bir hizmete yüzde 50 zam yapılması, haklı olarak toplumda “adil mi?” tartışmasını beraberinde getiriyor.

Çalışan kesim maaşına yüzde 50 zam alamazken ulaşım ücretine bu oranda artış yapmak ne kadar hakkaniyetli?

Peki Ulaşım Esnafı Ne Diyor?

Onları da dinlemek gerekiyor. Şoför esnafının en sık dile getirdiği söz şu:

“17 aydır zam almadık, mazot ve yedek parça fiyatları uçtu.”

Bu şikâyet elbette haklı. Ancak diğer tarafta yüzde 30 bile zam alamayan çalışan kesim var. O hâlde çözüm sadece zam yapmak mı olmalı, yoksa daha verimli bir sistem kurmak mı?

Sefer sayılarının yeniden düzenlenmesi, minibüs sayısının azaltılması, daha hızlı ring hatlarının oluşturulması gibi seçenekler masada olabilir. Büyükşehir Belediyesi’nin hayata geçirdiği çalışmalar raylı sistem, metrobüs ve AdaRay gibi alternatiflerin uzun vadede rahatlama sağlayacağı da ortada.

Kırmızı Taksi Dolmuş Meselesi: Artık Bir Karara Varılmalı

Sakarya’da yıllardır konuşulan kırmızı dolmuş-taksi meselesi ise hâlâ çözüme kavuşmuş değil. Bu konuya net bir yaklaşım şart. Ancak bu yapılırken mevcut esnafın mağdur edilmemesi, yeni taşımacılık modelinin adil bir şekilde hayata geçirilmesi gerekiyor.