Sakarya Sanayi ve Ticaret Odası Başkanı Akgün Altuğ’un geçtiğimiz Temmuz ayında yaptığı basın toplantısında “Herkes üniversiteyi okumak zorunda değil” açıklaması gençleri eğitime teşvik yolunda motivasyon düşüklüğüne neden olacak, çok şaşkınlık verici bir açıklamaydı.

Sakarya Sanayi ve Ticaret Odası Başkanı Akgün Altuğ “Meslek lisesine giden çocuklar üniversiteye gitmemeli. Türkiye'de üniversite enflasyonu var. Gün gelecek tesisatçı ya da tarımda çalışan insan bulamayacağız. Meslek lisesi çok önemli bütün meslek liselerini himayemize almayı çalışacağız. Meslek lisesi çocuklar üniversitede 4 yıl kaybediyor. Üniversiteye üstün zekâlı akıllı çocukların gidebileceği yerler olmalıdır. ” şeklinde açıklama yapmıştı.

Ben bu yazıyı 25 Temmuz’da yazacaktım fakat şehrin yoğun gündemi ve Başkan Altuğ’un babasını kaybetmişti Allah rahmet eylesin ailesine sabırlılar diliyorum. Bu nedenle yazımı geciktirmiş oldum.

Bizim genç kuşak ya da Z kuşak olarak nitelendirilen gençler IQ’leri yüksek ve kafaları iyi çalışıyor. Teknolojiyi ve dünyada gelişmeleri meslek kategorilerindeki önemini çok iyi takip ediyorlar. Eğer biz Akgün Altuğ başkan gibi çocuklar tam eğitim alacakları dönemde şehirde iş insanı oda başkanı üniversiteye sadece çok akıllılar gitsin, diğerleri meslek lisesine gitsin açıklaması çocukların eğitimde heyecanı eğitim isteklerini tembelleştirir. Eğitim görecek çocuklara yönelik yapılan her açıklamada sözcükler çok önemlidir. Çocuklar ortaokul ve lise döneminde ergenlik yaşarlar. bu döneme dikkat edilmedir.

Ben ilköğretim ilk yılı anasınıfı 5 yıl eğitim öğretim olması gerektiğine inananlardanım. Ortaokulda eğitim dönemi öğrencinin ölçme değerlendirme önemi olarak uygulanmalı. Öğrencinin kabiliyeti algısı düşüncesi severek yapabileceği meslek alanı keşfedilmeli lise döneminde meslekli lisede branşına göre eğitimini sürdürmelidir bunda karar verecek olan eğitimci ile öğrenci velilerdir.

Artık liseler düz lise olmamalı. Branş liseleri olmalı. Üniversitede lisedeki branş kategorisine göre 4 yıllık eğitimini almalıdır. Böylece kişinin IQ (zekâ) katsayısına göre eğitimini şekillendirme yapacak ve ancak benim üst satırlarda anlattığım şekilde uygulanması çocukların ve ailelerin en temel hakkı olarak istemeleri hakkıdır.

Herkes her işi yapmayacak ama evrensel kurallara göre de kişiyi özgürce kendi yönünü tayin etme hakkına müdahale etmemek gerekir.

Artık eskiden olduğu gibi beden işçiliği kalmadı. Kişi okumalı mesleki bilgi eğitimi ile ülkemizin üretimine yarar sağlamalıdır. Sanayide üretimde çalışan insan iş gücü ilkokul ve üniversite mezuniyet durumuna göre istihdam edilerek ücretlendirme asgari ücret ve asgari ücret üstü olarak uygulanıyor. Ülkemizde yüzde 47’si asgari ücretle çalıştırılıyor. Çünkü üniversite mezun olmadıkları için ömür boyu asgari ücretle çalışmaya mecbur bırakılıyor.

Sakarya Sanayi ve Ticaret Odası Başkanı Akgün Altuğ’un baktığı pencereden herkes üniversiteye gitmesin derken kimse sizin baktığınız pencereden bakmıyor. Her yıl milyonlarca genç sınavlarda ter dökerek en iyi puan yaparak en iyi üniversitede okumak için mücadele veriyor. Yeni nesil asgari ücret bağımlısı olmamak için üniversitede kafa patlatıyor. Evet herkes meslek sahibi olacak ama üniversite mezunu da olacak. Genç nesiller yapay zekâ programları çipler üretecek. Genç beyinler global dünyada gelişen teknolojiye üretecek tarihe Made in Türkiye yazdıracak.